12 Eylül 2009 Cumartesi

Bazı şeyler oluyor insanın hayatında, bazı garip şeyler.. Kontrolünün dışında.. Canını çok acıtan.. Aslında "ayna" olmak sadece onların görevi.. O şeyi yaşayan insana ayna olmak ve göstermek "asıl"ı, acı da olsa..

Ve bazen o aynaya bakmak sadece utandırıyor insanı..


..........................



Dün oturdum, gün boyunca yas tuttum fotoğraf makinam için.. Hatta gece bile kendime gelememişim ki uyku tutmadı.. Kalktım, dolandım evin içinde..

Mesele çok iyi bir makina olması değildi, fiyatı değildi, özellikleri değildi.. Mesele, çok sevdiğim, gerçekten uzvum gibi hissettiğim bir şeyi kaybetmiş olmaktı.. Onu birisinin, omzumda asılı çantadan, kimbilir nasıl almış olduğuydu.. Mesele, bana ait olan birşeye, hakkı olmadan uzanmasıydı bir elin..

Ve tabii, kendimi sorguladım durdum.. "Nasıl oldu da farketmedim?", "Nerede çaldırdım acaba?", "Kafam neredeydi ki benim çantama giren eli farketmedim?" Ve hatta, "Niye götürdüm ki o makinayı yanımda? Ellerimle niye koydum ki çantaya? Sanki foto-muhabirim.." diye diye söylendim bir yandan da hala olanı kabullenememiş bir halde evi ararken..

Ozan aradı durdu defalarca "Kendine geldin mi?" diye.. Hatta doğruyu söylemek gerekirse kızdı da biraz : "Bu kadar büyütecek ne var? Altı üstü bir fotoğraf makinası.."

Beni anlamadığı için ben de ona kızdım..

Sonra düşündüm, doğru söylüyordu aslında "Ya sana birşey olsaydı? Ya bıçaklasaydı seni alan kişi, ne olacaktı?" diye sorduğunda.. Evet, ya farketseydim ve direnmeye kalksaydım, bana birşey yapsalardı? İstanbul burası, insanların on lira için yeri geldiğinde trenden atıldığı, yeri geldiğinde arabayla sürüklendiği bir şehir..

Sonra annem girdi devreye.. Bir hikaye anlattı bana..

"Bir zamanlar çooook uzun bir ömür yaşamayı ve alemin tüm seslerini duymayı herşeyden çok isteyen bir adam varmış.. Allah'a yalvarmış, yalvarmış ve en sonunda duası kabul olmuş.. Allah ona çevresindeki tüm varlıkların seslerini duymayı bahşetmiş..

Birgün adam çiftliğinde çalışırken, tarlasının kenarında açlıktan orayı burayı didikleyen iki çakal görmüş.. Hayvanlar aralarında konuşmaya başlamışlar ve adam da kendisine bahşedilen özellik sayesinde bunları duymuş.. "Merak etme," demiş bir çakal diğerine, "Şimdi açız ama yarın bu çiftliğin sahibinin eşeği ölecek.. Etini yiyemeyecekleri için muhtemelen buraya bir yere gömerler, onunla karnımızı doyururuz.."

Adam bunu duyar duymaz hemen eşeği pazara götürüp iyi bir fiyata satmış ve böylece zarar etmekten kurtulmuş..

Aradan bir zaman geçmiş, adam yine birgün çiftlikte gezerken bu kez de kendi aralarında konuşan birkaç çiçekten ertesi gün samanlığın yanacağını ve tüm ekinini kaybedeceğini öğrenmiş.. Hemen elindeki tüm samanı satmış, zarar etmeden işi kurtarmış olmuş..

Günler böyle geçip gitmiş.. Bir gün öleceğini duyduğu ineğini satmış, bir gün kaybedeceğini duyduğu bir malını..

Ama bir gün gelmiş, Azrail Aleyhisselam dayanmış kapısına.. Bahşedilen özellik sayesinde adam onun da dediklerini duymuş tek tek..

"Seni almaya geldim.." demiş Hz Azrail..

"Ama" demiş adam, hani dualarım kabul olmuştu, uzun bir ömrüm de olacaktı benim.." O zaman Azrail Aleyhisselam durumu şöyle açıklamış ona: "Senin malına ve sevdiğin şeylere gelen her türlü kaza ve kayıp, aslında sana gelen eceli, musibeti engellemek içindi.. Ama sen her defasında ya sattın, ya savdın ve sana gelecek musibeti hep kendine döndürdün.. Artık kendinden başka, sana geleni karşılayacak hiçbir şeyin kalmadı.. O yüzden seni almaya geldim.."


Bu hikaye biraz kendime getirdi beni.. Yorumlarda da yazdığınız gibi, "Cana gelmedi ya, şükür ki mala geldi.." dedim.. "Sana Allah'ı hatırlatan, seni O'na yönlendiren bir kayıp, sana O'nu unutturan herşeyden daha hayırlıdır." dedim..

Sonra babam bir kez daha hatırlattı, bir müminin bir zulüm ya da afetle kaybettiği malının sadaka hükmüne geçtiğini.. "İnşaallah sadaka olmuştur." dedi, "Amin" dedim..

Sabah da evin kapısında, kilit gövdesinin yanında daha yeni, bıçakla açılmış oyuğu gösterdi bana.. "Oldukça uğraşmışlar eve girmek için.." dedi, "Artık gerçekten ne Allah ne de kul korkusu var insanlarda.."

(Allah'ım, bizi içinde Senin korkun olmayan insanların şerrinden koru !! Amin.. )


Ve sonraaa.... Bu haberi gördüm televizyonda.. İşte o anda bitti herşey !!


Benim kaybettiğim bir "şey"di..
Orada kaybolan ise bir can..


Dedim ya, insan bazen, yaşadığı bir olayın aynasında tüm çıplaklığıyla görüyor kendisini..

Ve ben, dün aynada gördüğüm Kuaybe'den çok utandım..

15 yorum:

Mısır Patlağı :) dedi ki...

Canım kuaybe ...

Neler düşünmüştün istanbula gelirken neler oldu.

Şu mübarek günlerde yaşadığın şeylere bak ya yinede çok şükür diyebiliyorsun elhamdülillah..

İnan çok ama çok üzüldüm insanların değerleri kendilerine göre deişiyor üzülme , üzüldüğünede üzülme herşey bizim için yaşayacağız ki öğreneceğiz kendimize geleceğiz ...

Haberse acayip üzücü ama kader işte herkes yaşayacak kaderde ne varsa.

Sevgiler.

minik arap dedi ki...

ne güzel sey din. ne güzel sey iman. kaybettigindde bile sükrettiren allaha hamdolsun.
bende cok uzuldum. ama en cok annesinin ellerinden kayıp giden dila bebege. rabbim bizi evlatlarımızla sınamasın. o aileyede sabr versin.

SenaBera dedi ki...

Canım Kuaybem çok sevindim rahatlamana.. Hırsızlık denemesi için ise çok geçmişler olsun, inanılmaz üzülüyorum bu son yaşananlara, kötülerin ve kötülüklerin bu denli artmasına..
Annenin anlattığı güzel hikayeye bayıldım ve payıma düşenleri aldım gidiyorum...

sule_bilge dedi ki...

evet o miniğin haberini ben de izledim akşam,ne acı.diğer üzüntüler boş geliyor

Anne ve Bebisi dedi ki...

Yasananlar cok aci, cok cok aci. Allah olenlere rahmet, geride kalanlara sabir versin. Turkiye'de herhangi bir zamanda, herhangi bir sekilde politikaci, idareci vs olsa idim, obur dunyada verecegim hesaptan herkese gore binlerce kat daha cok korkardim sanirim. Dila'nin ya da onun gibi diger tum kurbanlarin, depremin, selin, yanginin, cigin, trafigin... kurbanlarinin en buyuk sorumlulari; isini duzgun yapmayan, yapamayan yoneticiler degil mi? Yazik.. :(

Minel dedi ki...

hikaye çok güzel ve ne kadar da güzel analtıyor yaşadıklarını..bende fotoğaf makinam kaybolduğunda çok üzülmüştümiaylarca resim çekmemiştim..ama sonra insanoğlu herşeye alıştığı gibi bunada alışıyor..
nelere alışlımıyorki ...

Sevgiler Canım

Tazekahve dedi ki...

Bu üzücü olay başına gelmeseydi annen bu güzel hikayeyi bellki sana anlatmaz biz de öğrenemezdik,herşeyde bir hayır vardır canım,biz bilmeyiz Allah bilir :)

Güneşli Günler dedi ki...

Kuaybecim geçmiş olsun. Yeni öğrendim. Babaannemde hep cana geleceğine cama gelsin yani, mala eşyaya gelsin der bize. Annenin anlattığı hikaye gerçekten çok etkileyici ve doğru mesajı veriyor. İnşaallah sadakan olmuştur canım. Giden o canları düşününce seldeki ve tabi niceleri nice şekilde, inan şükretmekten başka yapılacak bir şey kalmıyor...

kedicibasi dedi ki...

geçmiş olsun.İnsanların kalbinde manevi polis olan vicdanı,imanı olmadığı sürece olacak bu olaylar malesef:(insan hayvandan daha aşağı düştükten sonra,hiç bir maddi güç bu tür mevzulara çare bulamaz.Allah'ım hayvanlaşmış insanlarla karşılaştırmasın..

Ayça dedi ki...

:( hepimiz aynı değil miyiz?

bütün dualarına Amin diyorum bende..

YAVRU KUŞUN ANNESİ ANNEKUŞ(*YASEMİN*) dedi ki...

Ben çok hüzünlenen olur olmaza çok göz yaşı döken biri olduğumdan çocukluğum boyunca bu hikayeyi tekrar tekrar duyar her defasında etkisinden kurtulamazdım.

Ama gün geldi ailemden canımdan bir parça gitti acının ne demek olduğunu kalbimin en derinlerinde hissettim. Boşa akıttığım göz yaşlarıma güldüm.

Ve ondan daha beteri gün geldi KÖTÜLÜKLE karşılaştım ölümden beter yaktı canımı.Nasıl, neden diye sorgulama KÖTÜLÜĞÜN NEDENİ YOK!

kötü kötü malesef:(

VOLKAN - KALDERA dedi ki...

Annenin ağzına sağlık, allahım sıhhat versin hikaye tüylerimi diken diken etti. İnşallah sadakadır yitirdiğin sağlığına, sevdiklerinin de sağlığına. Üzülmeyi bırakmana çok sevindim. Aminn...

Stil Direktoru dedi ki...

Yorumunda okudum sonra geldim, ah be canım üzüldüğün bu olsun tek senin o güzel canın sağolsun. Bak neler yaşadığımı eski dostum olarak bilirsin, herşey geçiyor mühim olan sağlığımız değil mi canım benim? Sevgiler

Stil Direktoru dedi ki...

Ayrıca hikayeyi de sayende öğrenmiş oldum canım güzel haftalar canım

KelebekGibi dedi ki...

Kuaybecim bende ilk satirlarini okurken cokta takmis kafasina, cok üzmüs kendini diye düsünerek okudum. SOnra iyiki yaninda esin, annen ve baban gibi iyi insanlar var ki sana ne güzel örnek vererek hatirlatiyorlar iyi tarafindan bakmayi gösteriyorlar.
Allah beterinden korusun .
Bu yazinin bu sekil bitmesi güzeldi, senin icinin ferahlamis oldugunu okumak.
Kendinide suclama ltfn dünki durumundan dolayi, insaniz iste oluyor böyle derin düsünemeden davrandigimiz.
Sevgiler