20 Temmuz 2007 Cuma

- Yusufcuk bugün on aylık oldu !
Zaman nasıl geçiyor, hala anlayabilmiş, hızına yetişebilmiş değilim.. Daha dün gibi fındık kadar bebişimi yoğunbakımda kucağıma alıp boncuk gözlerine baka baka "Hoşgeldin meleğim, hoşgeldin hayatıma.." deyişim.. Daha dün gibi..

- Sonunda olan oldu ve aslında yanlız anne ve baba için tasarlanmış iki kişilik yatağımız üç kişiye iyice dar gelmeye başladı.. Biz de olabilecek en doğru şeyi yaptık, babamızı salona gönderdik :)) Zavallım yine kanepede uyuma günlerine geri döndü.. Bu diş huzursuzluğu geçene kadar böyle idare etmemiz lazım çünkü küçük beyi yatağına yatırınca basıyor yaygarayı.. Hoş yanımda da öyle uzun uzun uyumuyor ama en azından defalarca yerimden kalkıp onu kucaklamak zorunda kalmıyorum.. Bazen uyandığında elimi üzerine koyuyorum, kendini kucağımda zannedip dalabiliyor.. Bu da bir saat fazladan uyku demek :))

Bu arada bebiş yatağı üreticilerine sesleniyorum.. Bu yatakları neden bu kadar küçük yapıyorsunuz? Misal, benim oğlum sığamıyor içine.. Yatağı başına yatırıyorum, ayak tarafından kalkıyor.. O yana gidene kadar da başını küt küt vuruyor tahtalara.. Yapsanız şöyle 2.80'lik bir yatak, döne döne uyusun bebişler..

Bizim yatak bile yetmiyor bu aralar Yusuf'a.. Çünkü uykuda emeklemek gibi bir huy edindi kendisi.. Azıcık uykusu hafifledi mi hemen emekliyor yüzünü yatağa süre süre :)) Valla şaka yapmıyorum yaa, iki kere düşmek üzereyken yatağın ucunda yakaladım bücürümü gecenin bir yarısı.. Artık koca bir urganla belinden kendime bağlayacağım ben bu çocuğu, yoksa gece gece düşüp iş açacak başımıza.. " Ya da.." diyorum Ozan'a, " Şöyle bizimki gibi bir yatak alalım, atalım bizim yatağın yanına yere, döne döne uyusun bütün gece.. Kafayı vurdu derdi yok, yataktan düştü derdi yok.."

- Bugün Yusufcuk üç kere çamaşır sepetinin altında kaldı, iki kere elini çamaşır makinesinin kapağına sıkıştırdı, bir kere düştü ve bir kere de elini çekmeceye sıkıştırdı.. Peki bunlar olurken annesi neredeydi? Ne yapıyordu?

Yanındaydı.. Saniyeler içinde gerçekleşen bu hadiseleri engellemeye çalışsa da başarılı olamıyordu :))

( Allah'a yalvarıyorum bugünlerde, bana en az Yusufunki kadar enerji vermesi için.. )


- Artık en büyük merakımız masa ve sehpaların altı :)) Ne var orada mutlaka öğrenmemiz lazım..



- Uyku başıma vurdu benim yaa.. Hopiş, hopişşşşşş.... Hadi kaçtımmm...

9 yorum:

yastuf dedi ki...

Selam Kuaybe cim postlar harika masallah,resimlerde .

Bazi sebeplrden dolayi postuma sifre koydum eger takip etmek istersen,yastuf@gmail.com adresine meal adresini atarsan sevinirim sevgiler:-)

sumuklubocek dedi ki...

cok yakinda, masalarin yalnizca alti degil, once sandalye, sonra da her masanin ustune kesfe cikacak annesi. bekleyin, goreceksiniz ;)
uyku duzeni konusunda anlattiklarin bizim eski hallerimizi animsadim. ayrilmasi zor oluyor ama tavsiyem dis konunuz gectikten sonra kendi yataginda yatirmaya baslamaniz; ilk baslarda biraz zor olacak belki ama sonra cok rahat edeceksiniz. sizinle ayni durumu yasadigim icin soyluyorum kuaybecigim. bizim babamiz salonda birkac ay yattiktan sonra isyan bayragini cekmisti :)))

hayalperisi dedi ki...

canim ya bende istyiroum söyle en az 3 metrelik bir yatak ama nerdeeeeee

sonra ayni fikir benimde aklima geldi yatagin yanina yatak ama oda o kadar dar ki ev ariyoruz zaten kismetse tasinacaz

su el acitmalarina gelince ooooo bizi bir görsen dolap gördükmü dedikoducu teyzeler gibiyiz ne var diye bakmadan gecemiyoruz ;)

ama her seye ragmen yusufu görmek harika bir sey allahim nazardan saklasin 41 kere maasallah

bu arada benim sevimli tirtilimda 15 agustosda 1 yasinda olacak dedigin gibi zaman su gibi akiyor bazen resimlerine bakiyorumda daha dün gibi sanki

neyse cenem düstü benim allaha emanet olun öpüldünüz :)

Anonymous dedi ki...

selam kuaybe senin blogunla tanismak,sen ve tatli seker oglunla...MAsaAllah berakAllah...

anne adayi olarak boyle tamamen birebir yasanmis seyler okumak cok faydali olur...

Kendine iyi bak...

Ben CICEK.


NOTE:

!YASTUF! NEDEN SIFRE KOYDUN BLOGUNA SENI ARTIK OKUYMICAKMIYIZ...:(

k.i.s.d. dedi ki...

Ben küçüklüğümü hatırlıyorum da, bayılırdım masa altına, orası gizli bir yer, bir sığınak, sır saklayabilecek bir mekandı. En kıymetli oyuncaklarım için güvenli bir çatı...

Sanırım 5-6 yaşına kadar hep masa altındaydım.

AYSUN dedi ki...

ooo yusuf kocaaamaan olmuş:)Eee çocuk bakıyor anne masa altlarını temiz tutuyor mu diye:)

Rana Eslem GULMEZ dedi ki...

rabbım yavrularımızı tum kazalardan korusun kuaybecım dedıgın gıbı hersey sanıyelık ben artık dusecekse dussun dusmemeyı ogrensın dıye cok mudahele etmemeye basladım.babaannem ve seker halam kızıyor ama kendını korumasını ogrenmesı lazım dıye dusunuyorum)))yatak konusuna bende coook katılıyorum ama ben amerıkadayken esımı cekyata gonderemıyodum(((3 muz tıkıs tıkıs yatıyoduk)))gece uyanınca bazan rananın ayagı babasının omuzunda oluyodu)))

Kuaybe dedi ki...

Yasemincim sağol canım.. Mail attım sana inşaallah gelmiştir.. Tabii ki isterim sayfanı takip etmeyi..

Canım Sümüklücüm, artık ben de ne zaman ayırsam yatağını hatta odasını demeye başladım.. Acaba benim yanında olduğumu hissediyor da o yüzden mi sık sık uyanıyor diye düşünmeye bile başladım :(( Çözmemiz lazım bu meseleyi acilen yoksa dediğin gibi bizim babamız da her an isyan bayrağını çekebilir..

Canım hayal pericim, demek senin tırtılın da daha yaşına girmedi.. ben onu büyük zannediyordum ya, yaklaşık bir ay büyükmüş Yusuftan.. Şimdiden kutlamayalım doğumgününüzü, heyecanı Ağustosa kalsın o zaman :))

Bizim odamız da çok geniş değil ama Yusuf'un yatağını kaldırırsam tam bir yataklık alan açılacak.. Ciddi ciddi düşünüyorum ben bu işi :))

İnşaallah siz de en kısa zamanda gönlünüze göre bir ev bulursunuz..
Öptüm küçükhanımı..

Merhaba sevgili Çiçek, sayfamıza hoşgeldin.. Kolay doğumlar diliyorum sana, blogun varsa ben de seni tanımak isterim..

Kuaybe dedi ki...

Merhaba sevgili k.i.s.d. sen de hoşgeldin..

Küçükken ben de bayılırdım masa altlarına, bir de çarşaf buldum mu özel çadırım hazırdı.. Birer yaş arayla üç kardeş olarak büyüdüğümüz için -dördüncü sonradan geldi- harika oyunlar oynardık gizli köşemizde.. Oğlum da daha şimdiden annesinin izinden gidiyor yani :))

Aysuncum valla bu aralar değil masa altı masa üstlerini bile zor temizliyorum Yusufcuğun peşinde dolanmaktan.. Bana yardıma gelmek isteyen varmıııııııı?

Eminecim ne güzel yorumunu görmek, nasıl geçiyor tatil? gerçi şmdi uğrarım sizin sayfaya Ranacık ne yapmış diye..

Dediğin gibi ben de başlarda çok dikkat ettim ama sonra düşmeyi öğrensin diye bırakmaya başladım.. Gerçekten de düşe kalka nasıl düşüleceğini öğreniyor bu bebişler.. Şimdi bakıorum çok kontrollü düşüyor Yusuf, arkaya düşse bile başını öne doğru atıp yere çarpmasını engelliyor.. İnşaallah yakında çekmecelerin cıss olduğunu da öğrenir de parmaklarını sıkıştırmaz artık :))