8 Ocak 2008 Salı

Dün haberlerde dinlediğim birkaç cümle çok ilgimi çekti..

Bilimadamlarının ( daha doğrusu bilim insanlarının ) mutluluğun on kuralını açıkladığıyla ilgili bir haberdi bu.. Mutluluğun matematiksel kurallarla yakalanmayacağını tabii ki biliyorum ama bazı ipuçları işe yarayabiliyor gerçekten.. Aslında yaptığım ama farkında olmadan yaptığım birkaç şeyi orada dinlemek mutlu etti beni.. Diğerlerini de en kısa sürede hayatıma tatbik etmeye çalışacağım inşaallah..

Aklımda kalanlar..
Şükretmek, hayatı basitleştirmek, hobi niteliğinde bir uğraş edinmek ( yünlerimi seviyorum :P )spor, dini-geleneksel ritüeller ve mutluluğu takıntı haline getirmemek..

Mutluluğu takıntı haline getirmemek en zor olanı belki de.. Çoğu zaman mutluluğun hayatın içinde olduğunu unutup onu varılacak bir hedef gibi görüyoruz ve böylece elimizde olan ve aslında bizi sandığımızdan daha fazla mutlu edecek küçük fırsat ve nimetleri görmeden geçiyoruz maalesef.. Ya da belli etiketlerle sunuluyor bize mutluluk, o etiketlere sahip olamazsak mutlu da olamıyoruz.. Bir mankenin vücut ölçülerine sahip değilsek, sağlıklı olmak bile mutlu etmiyor bizi günümüzde maalesef.. Ya da mutluluğu cebimizi doldurmasını hayal ettiğimiz tomarlarda arıyoruz boş yere..

Mutluluk başkalarının değil bizim hayatımızın ayrıntılarında gizli..
Başkalarının sahip olduklarından çok kendi sahip olduklarımızı yatırırsak masaya, eminim bize de göz kırpar..

..............

Ben bugün tatlı bir arkadaşımla buluştum ve çok mutlu oldum mesela..

Yusufcuk az önce kucağımda uyuyakaldığında burnumu onun incecik saçlarına gömüp oğlumu kokladığımda da çok mutlu oldum..

Sokağımıza baktım az önce, kar durmuştu.. Ayak izleriyle süslenmişti bembeyaz yol.. Yine mutlu oldum.. Karı "çaresizlik ya da üşümek" olarak değil de güzellik olarak algılamama sebep olan imkanlara sahip olduğum için.. Oysa yakacağım olmayabilirdi birçok insan gibi ve benim için sadece bir an önce bitmesini istediğim bir mevsim olabilirdi kış..

...............

Bazı şeyleri sadece bilmek yetmiyor sanırım.. Arada hatırlatıcı unsurlar lazım.. Sıhhatli bir günün kıymetini hatırlatan bir başağrısı mesela.. Tıpkı benim şu anda çektiğim gibi.. Bunu sürekli yaşamıyor olmak bile mutlu olmaya yetmez mi?

22 yorum:

Eda Demirel Suner dedi ki...

Kesinlikle son kısma ayrıca katılıyorum ve tüm yazına hele ki Yusufcuk az önce kucağımda uyuyakaldığında burnumu onun incecik saçlarına gömüp oğlumu kokladığımda da çok mutlu oldum..
kısmı gözlerim doldu allah nazarlardan saklsın canım garip oldum şükretmek lazım her anın değerini bilmek lazım

zehra dedi ki...

mutlu olmak icin degilde mutsuz olmak icin sebebimiz cok..

aslinda tam tersini yapabilirsek ne mutlu ozaman.

yazini okuyunca mutlu oldum:))

Archi*Sugar (Esra) dedi ki...

Siyahlar olmayinca beyazlarin kiymeti anlasilamaz. Kotu gunler olmayinca guzel gunleri fark edemiyor insan. Dilerim gulumseme yuzunuzden hic eksik olmaz..

nes-kafe dedi ki...

ilk olarak hemen belirteyim seni ve yusufu çooook özledim. benim için bol bol öp yusufu lütfen :)
1-2 gün önce eşimle evimizde huzur içinde oturup çayımızı içerken bende aslında ne kadar huzurlu ve mutlu olduğumuzu ve daha bir insanın ne isteyeceğini düşünmüştüm.

Esra dedi ki...

Kuaybecim yazını okuyunca aklıma bence muhteşem olan şu söz geldi paylaşayım istedim. “Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır”Hayatımızda bunu düstur edinirsek, mutluluğu da yakalamış oluruz kanaatimce...

sühendan dedi ki...

Yeter Kuaybecim Yeter...Yeter de artar bile ama önemli olan bunları görebilmek ya da farkedebilmek.

Elimizdekileri kaybetmeden şükredebilirsek ne mutlu bize...

Anonymous dedi ki...

senin yazdıklarını okumak beni çok mutlu ediyor mesela diğer blogunu okuyamıyor olsamda neyse yusufcuk iyi ise sorun değil uzun süredir okuyorum yazdıklarını ama yorum yazmamıştım içentiliğin hoşuma gidiyor allaha emanet olun yusufcuğa öpücükler
nilgün

muko dedi ki...

Nedense güzel şeylerin kıymetini hep kaybedince anlarız
Sağlığımıznda öyle
Allahım elimizdekilerin kıymetini anlamamızı nasip etsin

Anonymous dedi ki...

Kuaybe yazin cok güzel pozitif enerji verdi banada. Insan bazen bunlarin farkinda olamiyor iste, hatirlatici gerekiyor hep sanki!
Cok sagol bu güzel yazi icin:)
Sevgiler
KeLeBeKk ve minik kelebegi DiLaNuR

Kuaybe dedi ki...

Sevgili Eda, aynen dediğin gibi, her anın değerini bilmek lazım.. İyi veya kötü, her anın..

Zehracım ben de yorumunu okuyunca çok mutlu oldum.. Teşekkürler..

Archicim aynı şeyi ben de sizin için diliyorum.. Umarım kaçak Defne şokunu biraz daha atlatmışsındır.. Allah korumuş cidden..

Canım Nescim, biz de seni özledik inan ki.. Keşkem yakın olsaydık be kardeş.. Sen her ne kadar böyle de çok mutluyuz desen de ben senin için o çay tepsisini altüst edecek bir bıcırık diliyorum Allahtan :))

Kuaybe dedi ki...

Esracım Allah razı olsun.. Anlatmak istediğim de tam oydu zaten.. Nasıl baktığımız şekillendiriyor gördüğümüz şeyi.. Güzel bakalım inşaallah, güzel görelim..

Amin Sühendancım.. Elimizdeki nimetleri kaybetmeden şükredenlerden olalım inşaallah, onları kaybettikten sonra değerini farkedenlerden değil..

Sevgili Nilgün, hoşgeldin.. Senin de yorumunu okumak mutlu etti beni.. Diğer blogu Yusufcuğun ve tabii genel anlamda ailemin güvenliği için maalesef şifreli tutmak zorundayım bundan sonra.. Beni anlayacağınızı umuyorum.. Buradan devam edelim olmaz mı?

Feyza dedi ki...

Çok doğru söylüyorsun Kuaybe cim aslında ufak tepek şeyler diye düşünüyoruz ama uygulamaya geçsek herşey o kadar yoluna girecekki hiçbir sorun kalmayacak..
Böyle konulara değinip biraz daha olumlu düşünmemiz gerektiğini güzel anlatımınla okumak zevk vericiydi teşekkürler canım..
Yusufcuğu da çok öpüyorum..

beste dedi ki...

canım benim ben seni ve miniğini çok seviyorum biliyomusun sen ve senin gibi birkaçınızı okumak beni çok mutlu ediyor..ama bugünki hür riyetten ay şe armanı okuyunca kopuyor mahvoluyorum bu insanlara acımalımıyım bedduamı etmeliyim yoklar gibimi davranmalıyım bilemiyorum ama okadar sinirleniyorumki mp yede yazdım.. sadece yazmak istedim onlar değişmezmi akıllarını kullanamazlarmı yada kullanmak işlerinemi gelmiyo bilemiyorum..onun mailinede sıraladım biçok şeyi yazarmı bilmem ama elimden sadece bu geliyor..rabbim yavrularımızı böyle cahil erle karşılaştırmasın yada karşılaştıklarında onlardan etkilenmemeleri için rabbim imanlarını artırsın başka ne denir bilmiyorum ..sevgiler

AsYa dedi ki...

Kuaybe nasıl olsa herkes giremiyor bloguna bi içimi dökiim şurda..
BEnde mutluluğu takıntı haline getirmek durumu var bu aralar..
En kısa sürede aşmam lazım bu durumu...çünkü hemen çevreme yansıyor...ben mutsuz hissedince kendimi ailemde de kara bulutlar dolaşıyor sanki...aslında mutlu olmak gerçekten çok basit...Efe'nin gözlerine bakmak bile yetiyor bazen..
aaa
bu şifreli blogun diil miydi:)))
atiim kendimi ben köprüden:P

pastacirapunsel dedi ki...

Canım,
Hep böyle mutlu ama başağrısız kal:))
Hayat hep mutluluklar sunuyor bize ama dediğin gibi biz göremiyoruz ya da görmek istemiyoruz.
Sevgiler kocamannn

Archi*Sugar (Esra) dedi ki...

Atlattik Kuaybecigim... cok yaramaz bunlar cok! Ne yapicam ben bilmiyorum.
:-)))

Melek* dedi ki...

niçin siz bizi hiç ziyaret etmiyorsunuz:) bu arada hicri hılbaşınız mübarek olsun

anemon dedi ki...

merhaba
hosbuldum
mutluluk insan bir seyleri kaybettemeden utlu olmasını öğrenemiyor malesef her seye takıntı yapabiliyoruz ama mutluluğa neden yapamıyoruz kendimizi mutsuz edebilmek için de günümüzde az uğrasmıyoruz

manken vücuduna sahip olmak için verilen cabayı sağlıklı kalabilmk i.iin vermiyoruz mesela

ben sağlık sorunlarım cıktıktan sonra keşeke kilolu kalsaydım deim

her aın değerini bilmek her seyden küçükte olsa bir mutluluk cıkarabilmek aslında en güzeli

our twins of NY dedi ki...

Mutlulugu birkac cumle ile ne guzel anlatmissin Kuaybe! Agzina saglik.
Yusuf'cuga ve sana sevgiler. Saglikli, MUTLU gunler dilerim.

iremmm dedi ki...

sen mutlu olmayi da mutlu etmeyi de bilen birisisin guel arkadasim :)

bak kardan bile mutlu oluyorsun gördün müüüü ;)


bu arada ben döndümm :))

cachymyn dedi ki...

kuaybecım bana davetıye yollarmısın cok uzun zamadır mınık melek yusufcuğu takıp edıyordum.

Andelib dedi ki...

Merhaba, yazdıklarınız severek okuyorum. Allah a emanet olun. Dua ile