14 Haziran 2008 Cumartesi

Nihayet tam bir hafta sonra, Ankara Kalesi gezimizin fotoğraflarını aktarabildim buraya :P
Birkaç gün yanıma makinemi almadan gitmeyi düşünüyorum biryerlere..
Çekip çekip buraya aktaramayınca, üzerime yük oluyor o fotoğraflar..
Deli miyim neyim, ben de bilmiyorum ki :P


Geçen Cumartesi, Ozan kalede festival olduğunu ve gezmek isteyip istemediğimi sordu.. Kaçırır mıyım fırsatı? Hayıııırrr... Gittikçe kapanan havaya rağmen, "Aman nasıl olsa Yusufcuğun arabasının yağmurluğu var.. Biz de ıslanırsak ıslanalım, şeker değiliz ki eriyecek.." deyip takıldım kocacığımın peşine :)) İyi ki gitmişiz ama.. Daha biz yoldayken açtı hava ve harika bir gün geçirdik..


Gerisi fotoğraflarda..
Bugün az yazı çok fotoğraf, tamam mı?

"Kalede Yaşamak" konulu bir fotoğraf yarışması düzenlemişler ve ödül alan fotoğrafları da afişlemişler.. Çok hoştu.. Ben de profesyonel makine istiyorum yaa !!
( Bak demin ne diyordum, şimdi ne diyorum? Tüü bana..)



Babamız için, içine Yusufcuğun da dahil olduğu bebek arabasıyla kaleye çıkıp inmek biraz zor oldu tabii :P Ben bu sırada "kih kih kih" diye sırıtıp fotoğraf çekiyordum, söylemesi ayıptır :))






Kaleyi gezip (özellikle beni) hayal kırıklığına uğratan festival alanını da gördükten sonra ( Ne bileyim festival deyince gerçekten bir festival bekliyor insan.. Görebildiğimiz tek aklı başında aktivite cırıltılı bir müzik eşliğinde oynayan seymenlerdi!! ) ara sokakları gezmeye başladık.. Bu kısım, kaleyi gezmekten daha zevkliydi benim için.. Seyyar tezgahlar, rengarenk el ürünleri ve çok orjinal aksesuarlar, bir kez daha geldiğime çok mutlu etti beni..




Bu, gerçekten çok harika, eldokuması yün bir kilimdi..
Sunum şekli de çok orjinaldi gördüğünüz gibi :)) Kim verecek onca dükkan kirasını?
At arabanın üstüne, tamaaaam :))


Bu da Yusufcuğun görünce sevmek için delirdiği porselen "pita pita"..
Şu ayrıntıyı da atlamayalım, artık her kedi gördüğümüzde "pitaaa" diye çığlık atmanın yanı sıra,
"Miaaaaaaaayyyy" diye ses efekti de veriyoruz :))





Son fotoğrafa bir daha dikkatle bakmanızı rica ediyorum pliiz :))
O semaverlerin fiyatları soldan sağa şöyle:
250 YTL, 500 YTL, 800 YTL VE 1500 YTL !!
Şu en sağdakini alsaydım, içinde çay demleyebilir miydim bilmiyorum..
Yok yok, kıyamazdım :P O kadar parayı verdikten sonra, konsolumda sergilerdim sanırım :))



Bu iki fotoğraf da Ankara Foto Muhabirleri Derneği binasından..
Üç katlı, ahşap ve inanılmaz güzellikte bir binayı, antika eşya satımı için kullanıyorlarmış..
Diğerlerinden ağzım yanınca, yukarıdaki antika semaverin fiyatını sormadım artık :P


Burası da dönüşte önünden geçtiğimiz Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nin bahçesi..
O gün girmedik ama gezi listemize ekledik kendilerini :))


Efendim?
Ankara manzarası mı?
Hııımmm.. Özleyenlere o da var tabii..

Kaleden görünen binlerce çatı!!


Hoşçakalın..
Herkese iyi haftasonları..

6 yorum:

firdevs dedi ki...

semaverler cok ucuzmus :p ben su 1500 lukten istiyorum :p 2 tane olsun nutfen :))

bu arada Ankara'yi ozleyecegimi hic sanmiyorum :p vize icin o kadar cok gelip gittikki :p sadece kocatepe camisine hayran olmustum :) o zaman birde kitap fuari vardi :) sene 2004 efenim :) oralardamiydin acep ? vize saati icin oralarda oyalanmistik :p

ŞimalŞimal dedi ki...

En merak ettiğim ve ziyaret etmek istediğim kent Ankara. Niye mi? bilmiyorum HEHE :) Ama yani içimden öyle geliyor. Eşcağızımda neydi şuu meşhur yer hımmm ya geçen siz gittiniz ya hani eşinle. Tuhh yaa hatırlayamadım. Dur bi sorıyım. Abdullaahhhhhh, soruyorum :)) Beypazarı heh tamam öğrendim orayı merak ediyor. Bizim burada bir arkadaş var aslında oralı ama gitmek nasip olmadı işte.
Neyse efenim dağıttım ben de yine, Fotolar harika. Ellerine, gözlerine ve gönlüne sağlık. Bakmak var görmek var. Gösterdiğin için sağol,varol :) ARO

Ben de profesyonel bir makine artıııı eğitim istiyorumm

Hadi gali sağlıcakla kalın,
İyi tatiller,
Allah a emanet,
Selam ve DUA ile...

Zen dedi ki...

siz ailecek hiperaktifmişsiniz apla..yusufcuğun kim(ler)e çektiği anlaşıldı ^-^ yine bir gezi maceranızla karşımızdasınız ^-^ manzara süper gerçekten...bende bugün pikniğe gitmek istedim ama kene korkusu yüzünden götürmediler maalesef..taş duvarlar arasında tıkılıp kaldık :) yarında öğsese (:P) var..dualarınızı bekleriz..sevgilerimle ^-^

YAVRU KUŞUN ANNESİ ANNEKUŞ(*YASEMİN*) dedi ki...

KUAYBE,
Gezi güzel, fotolar güzel, Yusufçuk güzel... Amaaa sen de çok güzelsin beyaaa.
Yusufçuğun sünnet kıyafetlerini giymiş halini yeni gördüm ben.
Onlar da çok yakışmış maşallah.
Ayrıca karamelli muhalebi de çok güzel görünüyor, eminim tadı da güzel olmuştur. Ellerine sağlık.
Fotoğrafçılık işine ben de meraklıyım da zaman mı var ki...
İsteyip te yapamadıklarım arasında.
Çok zevkli bir uğraş.

Kremali'nin annesi dedi ki...

Kuaybe'cim, biliyor musun, artik ailecek takip ediyoruz blogunu. Bu sanal meclislere cok mesafeli duran esim bile artik, maasaallah maasaallah diyerek ve gulerek izliyor Yusufcugun maceralarini, ailecek ciktiginiz doga yuruyuslerini. Paylastiginiz her hikayede kah gecmisimizi kah bugunumuzu buluyoruz. Velhasil, biz sizi cok ama cok seviyoruz:))

Kuaybe dedi ki...

Tüm yorumlara cevaben kocamaaaaan bir öpücük :))

Teşekkürler..